30 Ekim 2010 Cumartesi

Bir şeyler olmuş anlamaya çalışıyorum (Stabilo)


 Bu konuyu yazıp yazmama arasında kaldım uzun süre. Ne gerek var dedim başlarda sonrasında ise abi bu adamlar neyi yanlış yapmış da eleştirilmiş konusuna takıldı kafam. Kendime göre bir cevap arayacağım burada. Kesinlikle yapılan işi eleştirmek gibi bir niyetim yok. Zaten bu işi yapanlar çok değerli işini bilen insanlardır kesinlikle.

Olayı etraftan(Friendfeed ve bir iki tweetten), bir iki blogtan okuduğum şekilde anlatıp bir geçeyim. Stabilo (hani kalem olan) bazı kişilere bir kutu kalem göndermiş. Kişiler muhtemelen ajansların onlara önerdiği ve etkilerinin yüksek olduğunu düşündüğü kişiler arasından seçildi. Buraya kadar normal görünüyor. Ben de olsam bir kısıtlı bütçeye sahip olsam etkisi yüksek olan kişilere bu tip hediyeleri göndermeye çalışırım. (Tabii bu etkiyi ölçümleyebiliyorsanız ne ala, kimin daha etkili olduğunu belirlemek ajansların işi olsa gerek). Stabilo aynen öyle yaparak "etki"ye oynayarak işi sürdürüyor. Arada bu kalem gönderme işini gören bir kişi de ben de istiyorum diye söyleyince Stabilo bir nezaket göstererek ona da kalem gönderiyor.(Kişinin kim olduğu hiç önemli değil çok vasıflı biri de olabilir vasıfsız biri de)

İşte dananın kuyruğu burada kopuyor. İnsanlar gönderilen kalemlerin, rastgele gönderildiğini düşünüyor ve istemeye başlıyor. "Niye bana gelmediler" de hemen çoğalıyor tabii olarak, hatta eski kullanıcılar arasında  "artık stabilo kullanmıyorumlar" da. Benim gördüğüm bu daha fazlası var mı bilmiyorum açıkçası.

Şimdi bu iş üzerine varsayımsal olarak yapılan hataları ayıklamaya çalışalım. Burada yazdıklarım varsayımlarımdır elbette, uzman olmadığımı onlarca kez söylediği hatırlatırım. Hatta yazacaklarım belki hata bile değildir işi yapanlara göre, yinede ne olduğuna bir bakalım.

Tamam bir şeyler dağıt sosyal medya insanlarına ama sosyal medyada konuşmamazlık etme. Gerekirse dağıtığın kişileri nasıl seçtiğini açıkla. Hem kendini hem de hediye gönderilen kişileri kurtar. PR ne demek bunu ben mi yazacağım burada bu işten ekmek yiyen insanlar var onlar konuşsun.(Böyle de kızarım PRcılara :))

Fanları gözden kaçırma. Gönderdiğin ürünlerin gerçekten kullanmış ve yararından söz etmiş kişilere yolla.. Eski kullanıcılarına, adını sosyal ağlarda sarf etmiş olanlara dokunmaya çalış.

Sözlükleri oku. Hedef kitleni doğru belirle. Sözlüklere de ürününün nerelerde kullanıldığını iyi anla. Stabilo için ders çalışırken yararlı oluyor diyorsa insanlar(Markanın en önemli satış argümanı "renkli kalem kullanımının hafızayı güçlendirmesi" bu arada) Twitter veya başka bir sosyal ağda vize-finale girecek olanları kovala. Vize zamanı gidecek bir hediye, o kişiyi çok motive edeceğini düşünüyorum. Hem vizesi olup hem de sizin adını ağzına almışsa bu kişiyi kaçırmanız iyi olmaz.

Her ne kadar ajans bir liste veriyorsa ve bu listede olan bloglara göndermenizi öneriyorsa da o listede olan blogları incele. Gerçekten sizin kullanıcınız olabilecek mi onu bir gözden geçirin. Ajanslar size birilerini dayatıyordur demiyorum sadece göz atın yararı olur.

Asla oluşturduğun dağıtım stratejinden vazgeçme. Eğer bir yol belirlediyseniz "aaa bu kişi de benim markamı çok sevmiş ona da bir şeyler göndereyim" demeyiniz.   Bunu yaparsanız ilk alacağınız tepki "aaa ona geldi o kim ki bana niye gelmiyor?" olacaktır. (Bu madde duruma özel oldu biraz. Aslında hedef kitleniz belli ve doğru kişiler ile çalışılır ise kimse "bana niye kalem gelmiyor" sorusunu sormaz sanıyorum)

Sosyal medya stratejisini kurarken vur-kaç olarak kurgulama, tekrar geri döneceğin yerde, iyi bir tat bırakmaz insanların ağzında. Google ve dolayısıyla sosyal medya unutmaz. Kampanyan bir ay sürecek diye sadece bir ay görünüp kaybolacakmış havası verme. Eğer gelmişsen dönmemeye çalış "buradayız" demeyi unutma. Sonraki gelişinizde "Ooo Stabilo gelmiş, yine ne satıyor" demesin insanlar. Sosyal medya ile bütünleş bir zahmet. Hediye göndermek ile olmaz en kötü ihtimal bir blog aç. Markanı kullanan sanatçılara ulaş, onların eserlerini tanıt bir şeyler yap. Buralarda olduğunu hissettir insanlara.

Bu yazdıklarım sadece varsayım, belki yukarıda yazdıklarım tamamen hatalıdır. Hatta yazdıklarımı yapmış olup böyle bir şeyle karşılaşmış dahi olabilirler. Bazen her şey hesaplandığı gibi gitmiyor. Eğer bu işi yapan kişiler bu yazıyı okuyup cevap vermek isterseler eğer blogum onlara her zaman açık.

Bu işi yapan kişiler işin nasıl ilerlediğini anlatan bir şeyler yazması lazım bana göre. Ufak bir kriz ile karşılaştılar bunu nasıl aşacaklar göreceğiz. Perde arkasında neler oldu yazmalılar bence. Markaya bu iş yüzünden küfür dahi edildi sosyal ağlarda ne yazıktır.

Not: Friendfeed'in dahil olduğu bir şeyler yaparsan bu işler karışır. Twitter'da o kadar çok bir serzenişe rastlamadım aslında :)

Not 2:  Uzun ve dağınık yazı için özür dilerim.

Saygılar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Facebook Sayfası